Bakan Soylu: Yaşadığımız tek güvenlik sorunu, yağmacılık değil yalancılıktır

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, deprem bölgesindeki son durumu aktardı. Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

AFAD'ın toplam personel sayısı 7 bin 300'dür. Takdir edilmelidir ki bu personelle Türkiye'deki bu afeti yönetmek söz konusu değildir. AFAD; uluslararası bir çalışma olduğu için Büyükelçiliklerimiz ve Dışişleri Bakanlığımız da var, gönüllülere kadar, yerel yönetimlere kadar tüm kurumları koordine ederek yöneten kurumdur. Bu masa AFAD'ın koordinasyon merkezinde toplanır.Gelen iş makinasının koordinasyonu da hepsi ortak şekilde değerlendirilir. Aynı şekilde herkesin kamyonu vardır, enkazın kaldırılması Çevre Şehircilik Bakanlığı'nın alanındadır. AFAD böyle bir koordinasyonu gerçekleştirmektedir. Sahada 300 bin çalışan var ve hepsi seferber halindedir. Devlet, AFAD koordinasyonunda hep birlikte çalışıyoruz. AFAD nerede arama kurtarmada, nerede güvenlikte, nerede kamyonda. Her birinde, koyulan kural çerçevesinde yönetmektedir.

"KAHRAMANMARAŞ'A 1113 TIR GELDİ"

Biz de buradaki çalışmalarımızı, tüm arkadaşlarımızla yönetmeye devam ediyoruz. Bakan yardımcılarımızın olması lazım, oysa birçok bakanımız, valimiz var. Herkes AFAD ile birlikte kendi üzerine düşen sorumluluğu yeri getirmektedir. Tarihimizin en büyük felaketini yaşadığımız herkesin kabulüdür. Kahramanmaraş'ta 4 bin 495 enkazda arama kurtarma çalışması yapılmıştır. Elbistan'da 9 enkazda yarın arama kurtarma sona erecek. Nurhak'ta tek bir binada arama kurtarma devam ediyor. Pazarcık'ta arama kurtarma bitti. İki merkez ilçemizde arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir. Buradan bir şeyi söylemek istiyorum. Kahramanmaraş'a bin 113 TIR geldi. 

"ELİNİZDE NE KADAR MALZEME VARSA YOLLAYIN"

Deniyor ki, 'TIR'lar depolara konuldu, artık malzeme yollamayın.' Diyorum ki, elinizde ne kadar malzeme varsa yollayın. Biz sahadayız, yarın aş evlerinde ihtiyaç duyulacak. Kahramanmaraş'ta havadan ve karadan, ulaşmadığımız köy yoktur. Burada iaşenin aksamaması lazım. Bölgeye malzeme aktı, şu an bekleyen TIR söz konusu değil. Ancak depolarımız malzeme bekliyor. Kuru gıda dahil, hijyen malzemeleri dahil diğer malzemelere ihtiyaç var. Burada bir yıl boyunca aşın kaynaması lazım, bir yıl boyunca hiçbir mağduriyet yaşatmamak lazım. Maraş'ta 30 bin çadır kuruldu. Her çadır kentte 10 öğretmenimiz buradaki yönetimi devam ettirmektedir.

"5 SAHRA HASTAHANESİ VAR"

Toplam 240 bin 688 kişinin barınması konusunda bir koordinasyon yürüttüğümüzü söylemek istiyorum, Kahramanmaraş ölçeğinde. Kızılay 500 bin kişilik yemek veriyor. Bin 513 gönüllü arkadaşımız tüm gruplara yardımcı olarak görevlerini sürdürmektedir. Burada toplam 40 bin kişi çalışmaktadır. Hastanelerimiz çalışıyor, 5 sahra hastanesi var. Kanser gibi hastaları başka illere sevk ettik. 30 ekip şu an köylerde mobil ekip arama tarama yapıyor ve devam edecek. Aile sağlık merkezleri açıldı. Şu an Kahramanmaraş'ta bağırsak ve solunum yolu enfeksiyonu konusunda geçmiş dönemdekinden bir fark söz konusu değildir. Bin 120 ton yemi Tarım Bakanlığı'mız köylere iletmiş durumdadır.

YAŞADIĞIMIZ TEK GÜVENLİK SORUNU, YAĞMACILIK DEĞİL YALANCILIKTIR

Güvenlik açısından da şunu ifade etmek istiyorum. Yaşadığımız tek güvenlik sorunu, yağmacılık değil yalancılıktır. Biz Elazığ depremi yönettik, yangın yönettik, sel felaketi yönettik. Bu afet kat kat fazladır. Burada büyük bir afet olayıyla karşılaştığımızı bir kere daha huzurunuzda ifade etmek istiyorum. Şu anda bölgeye 5 bin bekçi daha çektik. 10 ilde sürekli dolaşacaktır. 31 Ocak'tan 5 Şubat'a kadar Türkiye'de toplam mal varlığına karşı işlenen suçlar 744, depremden bu güne meydana gelen olay sayısı 511. Kahramanmaraş'ta bir olay görmedik. Türkiye'de zihni yağmalanmış insanlar, afetle karşı karşıya kalan vatandaşlarımız istismar etmek için elinden geleni yapıyor. Onları Allah'a havale ediyorum. İşimiz bittikten sonra birkaç çift lafımız olur.

BU MİLLETİN KODLARINI DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞANLARA DA BU MİLLET İZİN VERMEYECEKTİR

KAHRAMANMARAŞ'tan başka bir ile gitmek isteyen ve kendi ile gitmek isteyenin de yakıt parasını karşılıyoruz. Elimizde ne imkan varsa sonuna kadar kullanmaya gayret ediyoruz. 25 bin konteynerlik alan planlandı. Bunun 7 bin 500'ü hibe ve bağış olacak şekilde gelecekler, burada konteyner şehir kuracaklar. Biz dirençliyiz, Türkiye'de depremde çalışan arkadaşlarımız sorumluluk sahibidir. Sorumluluk başkasında olsaydı, biz millet olarak aynı şeyi beklerdik. Sosyal medya meselesinde de kim dezenformasyon yapıyorsa OHAL'in getirdiği tüm unsurlar kullanılmak kaydı ile hukuk karşısına çıkarılmaktadır. Bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüklerden biri, bu dönemde insanların gündemini meşgul etmektir. Tekrar başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Bu milletin kodlarını değiştirmeye çalışanlara da bu millet izin vermeyecektir.