Türkiye’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bir kez daha ayrımcılık ve şiddete karşı eşitlik mücadelesindeki kadınların seslerini duyurma çabalarının gölgesinde kalıyor. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerindeki yükselişe engel olamayan AK Parti iktidarı, 6 Şubat’ta yaşanan depremler sonrasında da kadınlarımızı “cinsiyet körlüğünden” ötürü görememiş, deprem bölgesinde son bir aydır bazıları aşırı kalabalık barınaklarda, kendilerinin ve çocuklarının güvenliğinden kaygı duyarak yaşamaktadır. Kadınların, ‘fıtrat gereği’ erkeklerle eşit olamayacağını toplumumuza dayatan iktidar sözcüleri kadını yok sayan anlayışları ile ne yazık ki kadınlarımızın özgürlüklerini hiçe sayıyorlar. Evde, çalışma hayatında, tarlada, fabrikada yaşamın bütün zorluklarına göğüs geren kadınlarımız son 20 yıldır ağır bedeller ödüyor. Ülkemizde, kadına yönelik şiddet, kadın emeği sömürüsü, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, çocuk gelinler ve okula gönderilmeyen kız çocukları, kadını yok sayan politikalar iktidarın ürünüdür. Tüm bunlar kadının özgürleşmesinin önünde en büyük engeller olarak duruyor. Kadınlarımız, Türkiye’yi çağdaşlaşma, ileriye gitme yönünde geriye doğru yapılacak adımlara karşı mücadele eden en değerli varlıklarımızdır. Bugün tüm bu olumsuzlukların ortadan kaldırılması için kadınlarımızın sosyal, ekonomik ve siyasi hayata daha çok katılımının sağlanması gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk; Dünyanın birçok ülkesinde kadın haklarının konuşulmadığı bir dönemde, kadınlarımız için birçok yasalar çıkartarak çağdaş ve medeni bir Türk Kadını oluşturma yönünde çok ciddi adımlar atmıştır. Atatürk’ün izinde çağdaş bir ülke olabilmemiz çağdaş Türk Kadınının elindedir. 8 Mart, tüm dünya kadınlarının eşitlik, özgürlük ve dayanışma içinde toplumsal hayatta hak ettikleri konuma gelme mücadelesinin simgesidir. 165 yıl önce 8 Mart’ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü olarak ilan edilmesinin koşullarını neredeyse aratmayan koşulların bulunduğu ülkemizde, 8 Mart’ı kadınlarımızla birlikte el ele, gönül gönüle, kadınlarımızın özgürlüklerini kazanana kadar mücadele edeceğimize söz vererek kutluyorum.
