İnsanoğlu nazarın bakışlarla geçtiğine inanmasıyla birlikte çağlar boyunca nazardan korunmaya çalışmıştır. Kültürümüzde nazardan korunmak üzere boncuk fırınında camdan imal edilmiş, çoğunlukla ortasında göz şeklini stilize eden bir figür bulunan objeye nazar boncuğu diyoruz.
İzmir’in Kemalpaşa İlçesi’ne bağlı Nazarköy’de de 1950 yılından beri sayısız cam süs eşyası ile nazar boncuğu üretilerek Türkiye’nin dört bir yanına yollanıyor.
Binlerce çeşit boncuğun yapıldığı bölgede camı bin 200 derece sıcaklıkta eriten ustaların şekillendirip renklendirdiği atölye sayısı ise Çin pazarının ülkemizi sardığından dolayı gün geçtikçe azalıyor. Atık camdan üretilen boncuklar için üretici cam bulmakta da zorlanıyor. Artan maliyetlerden dolayı üretici emeğinin karşılığını alamamaktan şikâyetçi. Şu anda Nazarköy’de Boncuk üretim imalat atölyesi 18’den 5 atölyeye düşmüş durumda. Her gün sabahtan akşama kadar bin 200 derece sıcaklıkta çalışan üretici yaklaşık olarak asgari ücrete çalıştığını ifade ederek sabahtan akşama kadar kor ateşe bakarak çalışmak körlüğe bile neden olabileceklerini söyledi. Eski ismi Kurudere olan ve yaklaşık 60 yıldır en büyük geçimini boncuk imalatı olan Nazarköy halkı’nın yüzde 80’ ni bu işten ekmek yiyor .
Köyde bulunan 5 adet ocakta bin 200 derece sıcaklıkta eritilen camlar, ustaların dönüşümlü olarak çalışması ile nazar boncuğu haline geliyor.
Köyün sokaklarındaki rengarenk dükkanlarda da bu el emeği ürünler satılıyor. Birbirinden farklı duvar süsleri, kapı aksesuarları ve rengarenk kolye, bilezikler tezgahları süslüyor.