• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Röportajlar
  • Gündem
  • Genel
  • Ekonomi
  • Politika
  • Dünya
  • Yerel
  • YAZARLAR
  • Spor
  • Kültür-Sanat
  • Bilim ve Teknoloji Eğitim Asayiş Çevre
  • Ara
A
Büyüt
A
Küçült
  1. Köşe Yazarları
  2. Cengizhan Kaya
  3. Prof. Dr. Birnur Yılmaz ile Sağlık ve Tıp Dünyasına Dair
Yayınlanma: 03 Nisan 2024 - 15:52

Prof. Dr. Birnur Yılmaz ile Sağlık ve Tıp Dünyasına Dair

03 Nisan 2024 - 15:52
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Cengizhan Kaya
Cengizhan Kaya
Cengizhan Kaya
Prof. Dr. Birnur Yılmaz ile Sağlık ve Tıp Dünyasına Dair

Prof. Dr. Birnur Yılmaz kimdir? Bize kendinizden, yaşam serüveninizden bahsedebilir misiniz?

 

1973 Ünye doğumluyum. İskenderunluyum. İlkokul, ortaokul ve liseyi İskenderun'da bitirdim. 1997'de Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdikten sonra, 2007 yılında Pamukkale Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı’ndan Radyoloji Uzmanlığını aldım. 2006 yılında Türkiye Radyoloji Board yazılı sınavında Türkiye birincisi oldum. 2008 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından Hatay'dan yılın doktoru seçildim. 2014-2016 yılları arasında Başkent Üniversitesi İstanbul Hastanesinde çalıştım. 2016 Eylül-Mart 2021 yılları arasında İstanbul Okan Üniversitesinde Tıp Fakültesi öğrencileri yetiştirdim. 2018 yılında Radyoloji Doçentliğimi aldım. Daha sonra 2021-2022 yılları arasında Fenerbahçe Üniversitesi ve 2022-2023 yılları arasında Nişantaşı Üniversitesinde dersler verdim. 1,5 ay önce de profesör oldum. 6 yıldır sağlık alanında hastalıkları tanıtmak ve doğru tanı hakkında bilgilendirmek için; TV8,5, Woman TV ve Ekotürk'te sağlık programları yaptım.

 

Doktor olmak bir tercih mi yoksa… İnsan odaklı olduğu için çok zor bir meslek. Uzmanlık alanı tercihiniz nasıl oldu? Yaşamınızda başarılarla ilerleyişinizde size en büyük destekçi kim oldu?

 

Doktor olmak, idealistlik isteyen bir meslek sevdası. İnsan hayatının çok değerli olduğunu bilen ve çok saygı duyulması gereken bir meslek. Asla sevilmeden yapılmayacak, her dönemde çok özveri isteyen bir meslek grubu. Ben meslek olarak görmüyorum, bir sevda olarak görüyorum. Radyoloji  Uzmanlığını seçerken, tanının en kilit ve  en değerli noktasında olmak istedim. Aynı zamanda tedavi süreçlerine, hastalığın verdiği cevabı değerlendirmek istediğim için de, Radyolog olmayı tercih ettim.

 

Dünya ile birlikte eş zamanlı projelerle kıyasladığınızda ülkemizde sağlık alanındaki çalışmaları ve meslektaşlarınızı nasıl buluyorsunuz?

 

Sağlıkta ülkemiz çok önde ve çok saygın bir konumda. Artık yurtdışından, hastalar bize tedavi olmak için geliyor. Sağlık Turizminde büyük gelişmeler oluyor ve olmaya da devam edecek.

 

 

Çağımızın hastalığı kanser… Acaba vücudumuzda bu hastalık ve türevleri beslenme alışkanlıkları nedeniyle daha mı hızlı yayılıyor? Kansere karşı nasıl beslenmeliyiz?

 

Hazır ve katkı maddeli gıdalar, çevre kirliliği kanser gelişiminde çok önemli bir faktör. Bunu önlemek için; günde en az 5 porsiyon değişik renkte sebze ve meyve tüketmek gerekiyor. İşlenmiş tahıl ürünleri yerine, tam tahıl ürünlerini (kepekli) tercih etmek ve özellikle işlenmiş ve yağlı et tüketimini azaltmak gerekiyor. Günlük en az yarım saat spor yapmak ve fazla kilolarımız var ise onu vermek gerekiyor. Çünkü fazla kilolu olmak, birçok kanser riskini arttırıyor.

 

Gençlerimiz fast-food tarzı beslenmeye bağımlı olmadıkları, zorunluluktan yedikleri tespit edilmiş. Bu konuda sizin bir araştırmanız var mı?

 

Çok fazla hızlı yaşamak, çok sanayileşmek, eski gelenek ve görenekleri kaybetmek Türk aile yapısını ve alışkanlıklarını da değiştirdi.

 

 

Prof. Dr. Birnur Yılmaz’ı çok merak ediyoruz; bir gün içinde neler yapıyor, aktiviteler katılıyor ve sosyal medyada neleri takip ediyor? Biraz bahsedebilir misiniz?

 

Sağlık programı için, program hazırlığı yapıyorum. Onun dışında hastanedeyim ve hastalarıma tanı koymaya çalışıyorum. Günde yarım saat muhakkak spor yapıyorum. 15 ve 20 yaşında iki kızım var ve onlar ile ilgileniyorum. Beraber film izlemeyi ve seyahat etmeyi çok seviyoruz.

 

Dijital geçiş dönemi yaşayan genç kuşaklar için önerileriniz neler olabilir?

 

2003 ve sonrası doğumlu bu bireyler 21. Yüzyılın ilk kuşağıdır. Ülkemizde Z kuşağı, küreselleşmenin etkisiyle dünya gençliğiyle paralel bir gelişim göstermektedir. “Bilgi Çağı”nın imkânlarından dünya ile eş zamanlı yararlanma imkânına sahiptirler. Yapılan araştırmalara göre sosyal medyayı en çok kullanan ülkeler arasında olan Türkiye, geçmiş dönemlere göre dünyadaki gelişmelere çok daha yatkın bir kuşağın şartlarını hazırlamış gözükmektedir. Kullanıcı olmanın dışında geliştirmeye de olan ihtiyaç, bu kuşağın doğru yönlendirme ve eğitim ile çok diplomalı, uzman ve buluşçu bireyler olacağını göstermektedir. Dijital çağın öğreneni ile ilgili Türkiye’ye özgü bir çalışma bulunmamaktadır. Sahip olunan sosyo-ekonomik ve kültürel farklılıklar bu alanda bir ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır. Bir kuşak, kendinden önceki kuşaklardan etkilendiği gibi kendinden sonraki kuşaklar içinde bir öngörü niteliği taşımaktadır. Dijital çağın öğreneni kendinden öncekilerin yansımalarını taşıdığı gibi kendinden sonrakilere etkileri de olacaktır. Her kuşaktan öğrenilecek şeyler olduğu unutulmamakla birlikte dijital çağın öğrenenini iyi tanımak, sonraki kuşaklara daha kolay hitap etmeyi ve eğitim kalitesini daha çok artırmayı, öğrenmeyi daha verimli hale getirmede fayda sağlayacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları

  • Michaela Astro ile 3 Soru 3 Cevap - 19 Mart 2024
    Köşe Yazarları
    Şevin Aksoy
    Şevin Aksoy
    Anne: Ruhun Kapısı
    Işın Sayın
    Işın Sayın
    Kilo aldıran taş
    Güzel İzmir!
    Aydın Özcan
    Güzel İzmir!
    Ebru Öztürk
    Ebru Öztürk
    Start-up olarak yola çıkış
    Cengizhan Kaya
    Cengizhan Kaya
    Prof. Dr. Birnur Yılmaz ile Sağlık ve Tıp Dünyasına Dair
    Feray Gövercin
    Feray Gövercin
    Bir Siyah Bir Beyaz
    Bayram Ruhunu 14 Mayıs'ta da yaşayacağız
    Ahmet Akın
    Bayram Ruhunu 14 Mayıs'ta da yaşayacağız
    Horoz Şekeri...        
    Babacan Pesenkurdu
    Horoz Şekeri...        
    Tecrübeyle Sabit
    Yeliz Pesenkurdu
    Tecrübeyle Sabit
    İlke Erol
    İlke Erol
    Depremin Gölgesinde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
    Murat Demircan
    Murat Demircan
    Yerel Basın Yaşasın Diyoruz, İzmir'den Deprem Bölgesine Kardeşlik Köprüsü Kuruyoruz
    Ece İçmez
    Ece İçmez
    Bizi Birlik Kurtaracak
    Kaybolmaya yüz tutmuş Nazar Boncuğu üretimi mesleğin, usta elleriyle yaşatılmaya çalışılıyor
    Aydeniz Çalık
    Kaybolmaya yüz tutmuş Nazar Boncuğu üretimi mesleğin, usta elleriyle yaşatılmaya çalışılıyor
    Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz!
    Yıldırım Kaya
    Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz!
    Hangi Kimliğimle Neden Buradayım?
    Uzm. Dr. Gökhan Gürel
    Hangi Kimliğimle Neden Buradayım?
    Kimse Soramıyor "S"eni
    Ali Türkmen
    Kimse Soramıyor "S"eni
    Çok Okunan Haberler
    Ege Ulaşım’dan 23 Nisan’a anlamlı kutlama
    Ege Ulaşım’dan 23 Nisan’a anlamlı kutlama
    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Paskalya Bayramı mesajı
    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Paskalya Bayramı mesajı
    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'den İmamoğlu'na tepki!
    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'den İmamoğlu'na tepki! "TRT'yi hedef...
    Ana Sayfa
    Röportajlar
    Gündem
    Genel
    Ekonomi
    Politika
    Dünya
    Yerel
    YAZARLAR
    Spor
    Kültür-Sanat
    Bilim ve Teknoloji
    Eğitim
    Asayiş
    Çevre
    Köşe Yazarları
    Üye Paneli
    Günün Haberleri
    Arşiv
    Gazete Arşivi
    Anketler
    Hava Durumu
    Gazete Manşetleri
    Nöbetci Eczaneler
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Gündem
    • Kültür-Sanat
    • Magazin
    • Sağlık
    • Spor
    • Köşe Yazarları
    • Üye Paneli
    • Günün Haberleri
    • Arşiv
    • Gazete Arşivi
    • Anketler
    • Hava Durumu
    • Gazete Manşetleri
    • Nöbetci Eczaneler

    • Rss
    • Künye
    • İletişim
    • Çerez Politikası
    • Gizlilik İlkeleri

    Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
    İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz. Egeningazetesi / Egenin gazetesi

    Yazılım: Tumeva Bilişim