TUNCER CÜCENOĞLU
(Oyun yazarı)
10 Nisan 1944, Çorum/Türkiye doğumlu.Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi mezunu. TürkiyeYazarlar Sendikası ve Uluslararası P.E.N. Türkiye Merkezi üyesi.
MSM Özel Konservatuarı ve bazı eğitim kurumlarında “Dramatik Oyun Yazarlığı” öğretmeni.
Oyunları:
KÖRDÖVÜŞÜ, ÖĞRETMEN, KADINCIKLAR, ÇIKMAZ SOKAK,
DOSYA, BİGA-1920, KUMARBAZLAR, HELİKOPTER, YILDIRIM
KEMAL, MATRUŞKA, ZİYARETÇİ, ŞAPKA, BOYACI, NEYZEN
TEVFİK, KIZILIRMAK, ÇIĞ, TİYATROCULAR, SABAHATTİN
ALİ’Yİ KİM ÖLDÜRDÜ? , YEŞİL GECE, AH BİR YOKSUL OLSAM,
CHE GUEVARA, MUSTAFAM KEMALİM, GECE KULÜBÜ, KADIN
SIĞINAĞI, FOSFORLU CEVRİYE’NİN ACIKLI HİKAYESİ, BRUTUS
YA DA JUL SEZAR’IN KATLİ.
Yazar Olarak Ödülleri :
Tobav(2), Türk Kadınlar Birliği (l), Afife Cevat Fehmi Başkut En Başarılı Yazar
Ödülü (1) ,Ankara Sanat Kurumu (2), Abdi Ipekçi (l), Direklerarası Sürekli
Mükemmeliyet Ödülü (1) İsmet Küntay (2) , Avni Dilligil (2) , Uluslararası
Tiyatro Enstitüsü (l) , Kasaid (l) , Lions (2), Kültür Bakanlığı (l), Muhsin
Ertuğrul (l), 2016 Kardelen Yaşayan Değerlerimiz Yılın Tiyatro Ödülü, 2017
İstanbul Flash Yılın Tiyatro yazarı Ödülü ve 2017 Yeni Tiyatro Dergisi Onur
Ödülü olmak üzere Türkiye'den 21, ayrıca Yugoslavya (l) , Hollanda (l)
Ukrayna (1) olmak üzere toplam 24 ödül kazandı.
Oyunlarının Çevirilerinin Yapıldığı Diller:
Cücenoğlu'nun oyunları Rusça, İngilizce, Almanca, Fransızca, Bulgarca,
Yunanca, Makedonca, İsveççe, Gürcüce, Urduca, Japonca, Romence,
Azerice, Tatarca, Lehçe, Başkortça, Kazakça, Çince, Çuvaşça, Sırpça,
İspanyolca, Arapça, Kürtçe, Farsça, Ukraynaca, Macarca, Çerkezce,
Hakasca, Litvanca ve Özbekçe vb. olmak üzere 30 yabancı dile
çevrildi/çevriliyor. Başta ÇIĞ, MATRUŞKA, BOYACI, KADINCIKLAR,
KIZILIRMAK, ÇIKMAZ SOKAK, DOSYA, HELİKOPTER, ŞAPKA,
ZİYARETÇİ, KADIN SIĞINAĞI olmak üzere oyunları; kırkı aşkın ülkede
sahneleniyor/repertuarlara alınıyor.
TUNCER CÜCENOĞLU ÖZEL RÖPORTAJ
Sayın Tuncer Cücenoğlu size soru soruyor olabilmek gerçekten gurur verici, öncelikle kabul
ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Bana bu olanağı verdiğiniz için ben teşekkür ediyorum.
-Yazmaktan keyif aldığınız bir oyun türü var mı?
Traji komik oyunlar yazmayı seviyorum. Çünkü yaşam gülmeyi ve ağlamayı içeriyor.
-İyi karakterler her zaman kazanmalı mıdır? Gerçek hayat pek öyle değildir çünkü…
Amaç umut vermekse iyi karakterler kazanmalıdır. Ya da kazanma olasılığı açık
bırakılmalıdır.
Amaç umut vermekse iyi karakterler kazanmalıdır. Ya da kazanma olasılığı açık
bırakılmalıdır.
-Yazmak sizi korkutmuyor mu? Ben iki cümle yazsam acaba deliriyor muyum diye
soruyorum kendime…
Yazmak beni mutlu ediyor. Varoluşumu yazmaya borçluyum. Beni korkutacak olan
yazamamaktır.
-Yazmak için fedakarlıklarınız olmuştur, nelerdir bunlar?
Yazmak kendi özel yaşamımdan çalarak yaptığım bir işti eskiden. Çünkü yaşamımı
kazanmak için hep başka işlerde çalışmak zorunda kalmışımdır. (Gerçi bu durum da
farklı avantajlar sağladı bana. Değişik sınıflardan çok insan tanımak gibi.) Şimdi durum
değişti. Yazdıklarımla kazanabiliyorum ve dolayısıyla da yazmak işimdir. Dolayısıyla da
fedakarlık yapmıyorum artık.
-Birçok oyununuzu biliyorum, Helikopter, Kadıncıklar, Çığ, Kadın Sığınağı, Matruşka…
Oyunun akışı içerisindeki düzenin bozulduğunu hissettiğiniz, yarattığınız bir karakteri ‘’Bu
oyuncu yansıtamadı’’ diye düşündüğünüz oluyor mu?
Benim oyunlarım yalnızca bir tiyatro tarafından sahnelenip sonra da çöpe atılan
oyunlar değildir. Oyunlarım hem kendi ülkemde, hem de birçok ülkede sahnelenmekte
ve de giderek yaygınlaşmaktadır Dünyada. Şu ya da bu şekilde farklı yorumlar ve
uygulamalar da olmaktadır. Olması da doğaldır. Bu benim için şaşırtıcı değildir ve bir
önemi de yoktur.
-Kadıncıklar’ın Parlak karakterinin ‘Cüneyt abi’ tiradı birçok Güzel Sanatlar Oyunculuk
bölümüne hazırlanan öğrencinin ilk göz ağrısı oldu. Oyunlarınız birçok ülkede sergileniyor 30
u aşkın dile çevrilmiş oyunlarınız var (Bu benim sayabildiğim) bu gururları yaşamak nasıl bir
duygu?
Evet Kadıncıklar’da “Parlak”, Çıkmaz Sokak’ta “Celika”, Şapka da “Komutan” ve bir
çok oyunumdaki çeşitli karakterler, öğrencilerin sınav parçası olarak seçtikleri
tiratlardır. Kuşkusuz bu seçimlerin benim yapıtlarımdan olması, bir oyun yazarı
olarak beni sevindiriyor.
-Türkiye’de Tiyatro’nun hak ettiği değeri göremediğini düşünüyorum Türkiye’den çok
yurtdışında almış olduğunuz ödüller de bunu onaylıyor aslında… Türkiye’de sanat yapmak
sanatçı olmak zor mu sizce?
Türkiye’de her şeyden önce bir aydın olarak yaşamak zor. Yazar olarak yaşamak ise
hepsinden zor… Çünkü köşe başını tutanlar işin farkında değil. İşin önemini
kavrayamıyorlar. Bir satır mektup yazmaktan aciz kendi değerlerinin farkına
varamayan yöneticiler, yaşamımızı daha da zorlaştırıyor. Maalesef yaşamı boyunca
opera ve baleye gitmemiş, tiyatro oyunu izlememiş, edebi bir eser okumamış insanların
ülkeyi yönetmekte oluşu, en büyük şanssızlığımızdır.
-Gerçek ve gerçek dışılık bağlantısını harika kuruyorsunuz bu çok cesurca! Yaratım sürecinizi
merak ediyorum. Nasıl çıkıyor tüm bu hikayeler? Anlatması güç olabilir ancak yeni
yazarlarımıza cesaret verebilir cümleleriniz…
Oyunlarımda karakterler yaratmak, evrensel mesajlar vererek tüm insanlığa seslenmek
temel amacımdır. Ancak bir oyunun olması gereken üçüncü durumu bunların bir
hikaye içinde verilmesidir. Toplumcu gerçekçi bir yazarım ben. Bu nedenle de gerçek
durumlardan hareketle hikayelerimi oluştururum. Zaman zaman da fantezilerle
süslerim bu hikayeleri. Buradaki amacım hem oyunu eğlenceli bir hale getirerek
seyirciyi yakalamak hem de temanın daha algılanır olmasını sağlamaktır.
-Teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim.
Detaylı bilgi için http://www.tuncercucenoglu.com/
Ece içmez