Yoldayız,annemin deyimiyle, gündüz gözüyle. Dağlarda kar var. Karın beyazına nispet yaparcasına, gökyüzü en büyülü mavisini giymiş. Tepedeki güneşin havası, beni bile çatlatıyor. Keskin ışıklarını, şölene dönüştürmesiyle bir alımlı ki sormayın. Kar, gökyüzü ve güneşi izlerken,enerjim yükseliyor, aklım sıfırlanıyor. ''Dur!'' diyor hayat. Önce derin bir nefes al. Biraz yavaşla, biraz seyret, biraz tadını çıkar. Kokusunu çekerek demli bir çay iç. Hayatı dinliyorum, çünkü ona teşekkür borçluyum. Duruyorum, Anneme ve kendime çay ısmarlıyorum. Soğutmadan, tadını çıkararak içiyoruz. Geçe kalmamak için, karton bardaklarımızı masaya bırakıp, yola devam ediyoruz.
Bir kaç kilometre sonra tabela yol ayrımını gösteriyor. Yani diyor ki ; seç, nereye gideceksen seç. Antalya / Kaş ayrımındayız. Annemle göz göze geliyoruz. Çocukken oynadığımız meşelere benziyor, annemin gözleri.O da biliyor ki koşa koşa, Kaş'a gitmek istiyorum ama Antalya'ya devam ediyoruz. Kendimi, Kaş'a ihanet etmiş gibi hissediyorum. Hayatta da böyle olmuyor mu? Bazen zorundalıkla seçmiyor muyuz? Koşa koşa, yalınayak gitmek istediklerimiz, gerçekte seçmek istediklerimiz... Ama zorunlu tercihlerimiz yok mu? Şanslıysak, iki güzel seçim arasında kalabiliriz tabi. Antalya / Kaş gibi.
Dağların,denize selam durduğu,eşsiz bir şehir Antalya.Kaleiçi 'nden geçerek, limana doğru iniyoruz ve yemek için bir yere oturuyoruz. Tercihim menüdeki bol kalorili soslu patates. Kilo olarak döneceğine aldırmamaya çalışıp, kendimi de tutamayıp, sipariş ediyorum.Tercihlerimiz, hayatın bir adım sonrasını belirliyordu. "Keşke" kelimesi yanlış , "iyi ki " kelimesi, doğru tercihlerimiz için kullanılıyordu. Aşığı olduğum denizin rengi, beni benden alıyordu. Kış olmasına rağmen hava bahar gibiydi. "Iyi ki geldik" dedi annem. ''Keşke, bu kadar çok patates yemeseydim'' diye geçirdim içimden. Annemle yine göz göze geldik.Sözünü onaylamamı bekliyordu."İyi ki gelmişiz, iyi ki de yedim o patatesi, amaannn üzülmeyeyim değil mi?" dedim. Annem, uzun uzun yüzüme, baktı. Ne yapalım dedim, insan evladını seçemiyor. Baya bir güldük. Kaldığımız süre içinde de bir daha patates yemedim.